4 Temmuz 2014 Cuma

anlık baktın amma

Ne güzel bakıyorsun
Kirpiklerine masa kurup
2/24 rakı içmek istiyorum
Bakışlarından

Belki ruhum demlenir
Bende bakarım
Sen gibi olmasada
Kendi çapımda
Bi alemde
Mavinle sevişirim

23 Haziran 2014 Pazartesi

Yeterince iyi olamayan şiir

İstanbul akıyor geceye
Sabahsız
Yalnız
Bi umut
İlkbahar

Kış saklandı
Arada bakıyor
karanlıktan

İstanbul
Belki yaz gelir
Sen varsın
Emin ol

Ben şimdi
Denize karışmış
Baharı arıyorum
Sahillerirde

Yanımda
Sevgilim
Uzaklarda
Ezintisiz bi yaz
Hayalim
Sen...


31 Mayıs 2014 Cumartesi

Sanırız

Ben biraz sabah severim
Akşamı içerim gözlerinden
İkindi vakti yumuşar tenin
Gece biter çaresiz
Günden güne kırışırız
Gözlerimiz aynı
Yağmur gibi ebedi
İsmin gibi edebi
Yanılırız
Sevmeyi
Bi halt sanırız

28 Mayıs 2014 Çarşamba

Gibi

Ben jarum içerdim
okunduğu gibi
Sen bana bakardın, susardık
Yaz falan gelirdi bi ara
Umursamazdık
Yaşardık
yazıldığı gibi

7 Nisan 2014 Pazartesi

Çok da önemli olmayan bi şekil yazı

Canım acayip leblebi tozu çekti sayın okuyanım. Büyüdüm herhalde... Tadı güzel, eğlenirim hemde 
diye değil. Boğazımda düğümlensin istiyorum. Biz büyüdük, amaçlar da büyüdü. Hazır herkes büyümüşken birlikte bişiyler yapalım. Ama birbirimizle yaptığımızdan haberimiz olmasın. Baharın son soğuk akşamlarında sokak aralarında gezelim. Bilmediğimiz bi parkta biliyormuşuz gibi oturalım. Oynayan çocuklara bakıp bi zamanlar öyle olduğumuzu hatırlayalım. Belki gülümseriz. Sonra benim boğazımda bi leblebi tozu düğümlensin valla olsun. Belki o  zaman anlarım. Komikli yazmak istedim ama olmadı. Oluruna bırakalım canım okuyanım. Komikli bişeyler bulursun. Google'a  Osuran Bebek vidyosu yaz, gülme garantili. Hadi görüşürüz.

9 Kasım 2013 Cumartesi

Ah şu kasım

Bu Kasım adamı hasta eder
Bu ayda ağlar tüm şehirler
Kömür kokusu hep bu ayda
Sanki her yer Ankara...

Nederdir bilmem
Bir Kasım seviyorum sevince
Ayrılırken Kasım ayrılıyorum,
Gündüzleri damağımda bir Kasım tadı
Gecelerse
Geçmiyor
Namussuz
Hep kasımdan
Ne çok Kasım dedim
Seni unuttum

30 Ekim 2013 Çarşamba

İki çay arası karıştı yüzün İstanbul'a (Şiir)

İstanbul silüeti arkanda
Ben yüzüne bakıyorum
Yüzün mü güzel İstanbul mu
Bilmiyorum
Bilmiyorum

Yüzün İstanbula karışıyor
Birden
Bir vapur geçiyor yüzünden
Martılar seni kapışıyor
Kıskanıyorum seni
İstanbul'dan

Ben seni öpmemişim meğerse
İstanbul'u sevmişim dudaklarından
Kaygın gri bir sonbahar
Sevincin nemli bir yaz
Gülüşün serin ve güvenli
Yazın sığındığım gölge gibi

Hanginizi dinliyorum
Seni mi
İstanbul'u mu
Yoksa
İstanbul'daki seni mi

Gitme zamanı geldi
İstanbul'u ayırıp senden
Elini tutabilir miyim
İstanbul'la karışmışken yüzün
Sade seni sevebilir miyim