1 Eylül 2013 Pazar

Size özenen sizin gibi olsun.

Gündem kabarık sayın okuyanım. Herkesin aklı bir yerlerde, kimi savaş diyor, kimi merdiven, kimi iş güç peşinde; bense kaportacılardayım. Malum motoru yatırdım, macundu cilaydı takılıyorum sanayilerde. O değil de, az önce kedim olsun istedim yeniden. Severdim, ilgilenirdim falan, ne biliyim şefkatli biriymişim gibi hissederdim. Şefkatli insanlara feci imrenirim, nerede bir şefkatli insan görsem, hemen o olmak isterim, yanlış anlamadınız onun gibi falan değil, doğrudan o olmak isterim. Mesela güzel, keyifli yaşayan şeylere de özeniyorum. Geçen bir köpeğe özendim, motoru park ederken, yoldan çekilmedi, kafayı kaldırdı tek gözünü açıp beni süzdü, sonra kafasını yere koyup derin bir nefes verdi, yerdeki tozlar havalandı. Köpeğin keyfini bozmamak için motoru yüz metre geri geri götürdüm. Giderken aklım köpekte kaldı, keşke onun gibi pervasız yerde yatan ben olsaydım. Neyse ne diyordum... Demiyordum. Bişey dediğim yok işte, anlatıyorum sayın okuyanım. Bu arada annem içeride televizyon izliyor, siyaset, tartışma adına ne varsa takip ediyor, özellikle reklamların sesini açık bırakıyor, reklamlarda kendinden bir şey mi buluyor anlamadım. Konunun geldiği noktaya bakınca, aslında pek de anlatacak bir şeyim yokmuş. Belki de kalmamış. Peki senin, senin anlatacak bir şeyin kaldı mı canım okuyanım? Gündem ve iş güç dışında konuşacak bir şeyin varsa şanslısın, suni gündem botları tarafından zehirlenmemişsin demektir. Bugünlerde herkes taraf olmak zorunda bırakılıyor. Tribünler sokaklara indi sonunda ama lig maçları hala şifreli kanalda. Ne diyorum ben... Bu, sözde, edebi blogla alakasız bir yazı haline gelmeye başladı. En iyisi tavsiyemi verip meseleyi kapatayım. Bugünlerde aşık olun, deli gibi, sırılsıklam, keşkül kıvamında. Sonra o aşık olduğunuz kişiyi alın sokaklara düşün. Ne biliyim dondurma yemek en büyük eğlenceniz olsun. Birinizin burnuna çikolata yapışsın falan bu durumla eğlenin. Evet lan, eğlenin sayın okuyanım, nedensizce, sokaklarda ebelemece falan oynayın, sizi yadırgayanlara şarkı söyleyin. Ben o zaman size daha çok özenirim. Hakikaten siz olmak isterim. Çünkü siz olmak, ben olmaktan iyidir. Sizin de başka bir siz olmanız, siz olmanızdan iyidir. Evet, bana müsaade.