15 Ağustos 2010 Pazar

Çok Ateşsiz Bir Hatun



“Koduğumun ateşi hangi cebimde acaba?” Sağ cebe bakıyorum yok,sol cebe bakıyorum yok; göt ceplerimde olsa zaten hissederdim... “Yine” diyorum içimden, “Yine hacıladı biri bizim çakmağı!” Hale bak, Ağzımda sigara,elimde cüzdan,koala gibi boş bakışlarla kalakaldım ne yapacağımı bilmeden.Tam bu sırada arkamdan bir ses:
-Pardon,ateşinizi rica edebilir miyim ? diyor.
“Edersin canım.” diyorum yine içimden, “Edersin etmesine de;talebine karşılık bulabilir misin bilmmiyorum.” İki saniyelik embeşliğimin ardından:
-Ben de ateş arıyordum aslında... diyorum.
Kız yüzüme bakıyor,gözlerimi kaçırayım derken,tepeden aşşağı süzüyorum hatunu.Tam notunu verecekken hatun kişi:
-Böyle mi? diyor.
Boş bulunup:
-Ne böyle mi? diyorum.
Sempatik bir gülüşe bürünüyor.Meg Ryan bakışı fırlatıyor en afillisinden.İşte o an neden bahsettiğini anlıyorum. “Bende ateş arıyordum.” Cevabına kavlen, “Böyle mi?” sorusunu yapıştırıyor. “Eee haklı diyorum.” Hep içimden, “Afrika dere kurbağası gibi öylece dikilip,ağzında tek dal sigara ve son derece stabil aranmıyor bu ateş denen meret.Kahkahayı patlatıyorum.Öylece gülüyoruz bir müddet anlamsız.Susuşur susuşmaz,gözlerini rehin alırcasına bakıp hatuna,kuruyorum cümlemi :
-Zor günler geçiriyoruz,zor günler.

01 Ağustos 2010